Partisinin İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısının açılış konuşmasını yapan İl Başkanı Taner Toraman’ın ardından CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp, “Cumhurbaşkanının 2. turunda Kars bütün gücüyle sahadadır. Bugün takip ettiğiniz üzere Millet İttifakı'nı oluşturan partilerimizin örgütleri, başkan ve yöneticileri İstanbul'dan çalışmalara katılmak üzere şehrimize gelen değerli milletvekillerimiz ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin bütün örgütü Millet İttifakı’nı oluşturan partilerle beraber şehrin tüm ilçelerinde çalışmasını yürütmektedir. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda yüzde 55’e yakın oranla karşılanan Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kılıçdaroğlu çok önemli bir destek görmüştür. 2. turda yine bu desteğin artarak devam edeceğini umuyoruz ve bu konuda çalışmaları, üstümüze düşenleri büyük titizlikle yürütüyoruz.” dedi.
“Bugün baba ocağındayız.” diyen CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ise, “Sabahleyin il başkanlığımız, milletvekilimizle birlikte Digor'a gittik. Öncelikle Digor'a çok teşekkür ediyorum, yüzde 83 oy almışız. İnşallah ikinci turda iştaha baktığımızda seçmenimizin ilk kez dün İstanbul'da da bu manzarayı gördüm bu kadar iştahlı bir şekilde sandığı bekliyor. Yani bu sandıklarda bir değişimin çıkacağını, bu değişim konusunda bugün baba ocağı serhat şehrinde Türkiye'ye müjde verebilirim. Ama almamız gereken ciddi önlemler öncelikle onu söyleyeyim. Hani Stalin'in bir cümlesi var oy verene değil, oy sayana bakın diye. Oy sayma konusunda ve Yüksek Seçim Kurulu'na Kars'tan sesleniyorum size; Yüksek Seçim Kurulu 12 Eylül döneminde darbeciler bu seçimi yapar mı, yapmaz mı? iyi mi yapar, doğru mu yapar? Seçimi iktidara verir mi, vermez mi? Tartışmasının olduğu bir dönemde o dönemin Yüksek Seçim Kuruluna rahmet okuttunuz kardeşim. Dünyanın neresine bakarsanız bakın en son Irak seçimi vardı. Irak seçimine bakın, olmazsa olmaz seçimler orantılı olur. Bu seçimlerin orantılı olduğunu söyleyebilecek bir Allah'ın kulu var mı? Yok. Devletin bütün televizyonları nerede mesela TRT? Ben çok merak ediyorum Anadolu Ajansı nerede? Kardeşim siz benim ödediğim vergilerle maaş almıyor musunuz? Ben o TRT'ye, o Anadolu Ajansı'na ortak değil miyim? Buradaki bütün arkadaşlarımız, milletvekili niye yoksunuz kardeşim? Şimdi size sesleniyorum Yüksek Seçim Kurulu Başkanı nerede bunlar? Siz ne diyeceksiniz mesela? 12 Eylül dönemindeki Yüksek Seçim Kurulu üyeleri dedi ki; hayır kardeşim TRT'de bütün siyasi partiler eşit kendisini ifade edecek. Siz ne diyeceksiniz, ne zaman diyeceksiniz? Bu mu sadece? Hayır. 2009 yılında İstanbul il başkanıydım. Dönemin seçim kurulu başkanına gittim dedim ki; Sayın Başkan yasaya uygun olmayan işler yapılıyor, fotoğraf önüne koyduk. Devletin bütün kurumlarını giydirmişler billboard yapmışlar. Bir saat sonra o dönemin seçim kurulu bütün afişleri indirdiler. İstanbul'da Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde kirli, pislik, bize ait olmayan partimizin genel başkanı olmayan söylemler, billboardların bir tanesine müdahale etmediniz. Şimdi 2. turla seçime gideceğiz. Öncelikle şunu söyleyeyim; milyonlarca seçmen birer partili gibi çalışıyor. Aklınıza gelebilecek herkes çünkü bu seçimin bir kader seçimi olduğunu biliyorlar. Daha fazla ızdırap, yoksulluk, sefalet çekmemek için değişime bir ihtiyaç olduğunu herkesin bilmesi lazım. Yani ayın 28’inde insanlarımız iki tercihi yapacak ya gerçekten sefaleti tercih edeceğiz ya da özgürlükleri tercih edeceğiz. Fiyatların hangi durumda olduğunu, her ne kadar iktidar ve Merkez Bankası başkanı dövize fren koymuş olsa da bugünkü piyasa koşullarına bakın alım satımların tamamı dolar 24-25 civarlarında. Ayın 28’inde olacağını kestirebilecek bir tek adam yok, bir tek insan yok.” ifadesini kullandı.
Tekin açıklamasını şöyle sürdürdü: “Freni patlamış bir kamyon gibi ne olduğu belli olmayan, hiç kimsenin dünyada hiçbir iktisatçının kabul etmediği, kendilerine göre bir cennet vaat edeceklerdi üç ay sonra freni patlamış kamyon gibi önleyemediler bu sefer dediler ki yoksulluğu yönetelim. Yoksulluğu nasıl yönetiyorlar? Kaymakamları, kamu yöneticilerini kullanarak, tehdit ederek yapıyorsunuz. Unutmayın. Muhtarlar, millet iradesiyle seçiliyor. Sakın ha sevgili Kaymakamlar, sevgili kamu yöneticileri, kimler geldi, kimler gitti? Bakın biraz önce darbecilerden bahsettim. Eserleri bile kalmadı. Bunlar da gidecek. Ama çeliğinize, çocuğunuza ve bırakacağınız bu izlerin hiçbirisinin unutulmayacağını da bilmeniz lazım. Size ne muhtarlara baskı yapıyorsunuz? Nasıl bir tercih kullanacağı konusunda, bundan vazgeçeceksiniz. Öncelikle memleketime çok teşekkür ediyorum. Çok ciddi oy almışız, bütün hemşehrilerime Tek tek teşekkür ediyorum. Yüzde 55’e yakın bir oy almışız. Bizim de biraz hatırımız varsa sakın ha 60’ın altına düşürüp bizi mahcup etmeyin. Ben inanıyorum ki bu konuda da Kars'taki seçmenlerimiz bunun gereğini yapacaktır, gerçekten bir seçimin ötesinde kendinize, geleceğinize, çocuklarınıza reyinizi vereceksiniz. Eti 1000 liradan, peyniri 300 lira da mı yemek istiyorsunuz? Et, yani fakir etten vazgeçti. Hani burası hayvancılık bölgesi olduğu için özellikle etten bahsediyorum. Aynı zamanda bu ilimiz ve bizim etrafımızdaki lokasyon işte Erzurum, Ağrı, çeşitli illerdeki hayvancılık sadece Türkiye'nin et ihtiyaçlarını değil Rusya'nın, İran'ın, Orta Doğu'nun et ihtiyacını karşılayan, bu bölgede insanlar dönerin yanından geçerken maalesef et dönere değil, tavuk dönerine bakarak geçiyor. Türkiye'yi getirdiğiniz manzara bu. İnşallah 21. yüzyılın Gannisi gelecek bu dertler bitecektir.”